Anonim ortaklıklarda genel kurul, en yetkili organdır. Şirket bünyesinde alınan bütün kararlar, dayanağını şirket esas sözleşmesi ve genel kuruldan alırlar. Hal böyleyken anonim ortaklıklarda genel kurulun usulüne uygun toplanması, alınan kararların icrası bakımından büyük önem arz etmektedir.
Anonim ortaklıklarda genel kurula çağrı, 410 ile 416’ncı maddeler arasında düzenlenmiştir. Anonim ortaklıkta genel kurula çağrı, çağrının kim tarafından yapılacağı, çağrının usulü ve içeriği, genel kurul çağrısına ilişkin alınan kararların içeriği gibi konuları barındırır. Ayrıca genel kurul kararlarının sıhhati için çağrının ne şekilde yapılacağı ve kim tarafından yapılacağı da son derece önemlidir.
Genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi kural olarak yönetim kurulundadır. Zira yönetim kurulu, Anonim şirketin idare organıdır. Yönetim kurulu, görev süresi dolmuş olsa dahi genel kurulu toplantıya çağırma yetkisini haizdir. Hatta Türk Ticaret Kanunu’nun 375’inci maddesi uyarınca genel kurul toplantılarının hazırlanması yönetim kurulunun devredilemez yetkileri arasındadır.
390’ıncı madde uyarınca yönetim kurulu, üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır. Karar yeter sayısı da toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğudur. Bu anlamda örneğin 5 kişilik yönetim kurulu, üç kişi ile toplanabilecek ve iki kişi ile karar alabilecektir. Kararların geçerliliği ise yazılıp imza altına alınmış olmasına bağlıdır. Dolayısıyla bu şartları sağlamayan yönetim kurulu kararları yok hükmündedir.
Yönetim kurulu, genel kurulun yapılması için çağrının yanı sıra toplantı yerini tesis etmek ve muhtelif defterleri tutmakla yükümlüdür. Buna göre finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisi genel kurul toplantısından en az on beş gün önce şirket merkezinde ve şubelerinde pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulacaktır. Sayılanlara ek olarak yönetim kurulu, pay defteri, genel kurul toplantı ve müzakere defterini de TTK m.375/1-f uyarınca tutmakla yükümlüdür.
Ayrıca belirtmek gerekir ki Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmeliğin 17’nci maddesi gereğince murahhas üyeler ile en az bir yönetim kurulu üyesi toplantıda hazır bulunmak zorundadır.
Bir diğer tartışma da sonradan butlan yaptırımına uğrayan bir genel kurul kararı ile seçilmiş yönetim kurulunun, genel kurulu toplantıya çağırıp çağıramayacağı yönündedir. Bu noktada belirtmek gerekir ki batıl bir genel kurul kararıyla oluşturulan yönetim kurulunun aldığı kararların da yok hükmünde olacağı, dolayısıyla genel kurul çağrısının da yok hükmünde olduğu ağırlıklı olarak kabul edilmektedir.
Genel Kurula Çağrı Usulü
Yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırırken yerine getirmesi gereken usuli işlemler TTK’nun 414’üncü maddesinde ve Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul Ve Esasları İle Bu Toplantılarda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmeliğin 10’uncu maddesinde belirlenmiştir.
Genel kurula çağrı için yönetim kurulu hem esas sözleşmedeki usule hem de Kanun ve Yönetmelikteki usule uymak zorundadır. Bu anlamda yönetim kurulu, 414’üncü madde gereğince yapılacak genel kurulu hem şirket internet sitesinde hem de Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlanacak ilanla duyurmak zorundadır. Söz konusu çağrı, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılmalıdır.
Belirtmek gerekir ki her anonim ortaklık, internet sitesi açma mecburiyeti altında değildir. Bu nedenle internet sitesinden genel kurulu ilan etme zorunluluğu, yalnızca internet sitesi açma mecburiyetindeki ortaklıklar için söz konusu olacaktır. Bu anlamda TTK’nın 1524’üncü maddesi uyarınca yine TTK m.397/4 anlamında bağımsız denetime tabi olan şirketlerin internet sitesi açmakla yükümlüdür. Bu halde bağımsız denetime tabi olan şirketler, genel kurul çağrısını internet sitesinden ilan etmekle yükümlüdürler.
Ayrıca Kanun ve Yönetmelik gereği genel kurul çağrısı, pay defterinde yazılı pay sahipleri ile önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adreslerini bildiren pay sahiplerine toplantı günü ile gündemi bildiren ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler, iadeli taahhütlü mektupla bildirilmelidir.
Esas sözleşmede ve Kanun’da sayılan çağrı usulüne uyulmaksızın yapılan genel kurul ise iptal yaptırımına tabi olacaktır. Zira pay sahibinin usulüne uygun davet edilmemesi kamu düzeninden ziyade pay sahiplerinin menfaatini ilgilendirmektedir.
Yargıtay da vermiş olduğu bir kararda nama yazılı pay sahibine taahhütlü mektupla davet gönderilmediği ve pay sahibinin genel kurula katılamadığı durumda iptal davası açma hakkı olduğunu hüküm altına almıştır. Bu durumda kendisine usulüne uygun davetiye çıkarılmamış ve genel kurula katılmamış olan pay sahibi, genel kurulun iptalini talep edebilecektir.
Fakat altını çizmek gerekir ki pay sahibinin genel kurula usulüne uygun çağrılmaması tek başına genel kurul kararlarının iptaline sebebiyet vermemektedir. Bu durum, pay sahibine, yalnızca iptal davası açabilme hakkı tanımaktadır. TTK’nun 446’ıncı maddesinin birinci fıkra b bendinde “toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren” pay sahiplerinin iptal davası açabileceği hüküm altına alınmıştır.
Bir yanıt yazın